Son dönemde dünya genelinde etkisini artıran gıda enflasyonu, sağlıklı beslenmeyi ekonomik açıdan zorlaştırsa da uzmanlar bu konuda umut verici açıklamalar yapıyor. Uşak’ta görev yapan Diyetisyen Sevgi Erdinç, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Sağlıklı beslenmek artık lüks mü?” sorusunun cevabının iyi bir planlama ve doğru tercihlerle hâlâ ‘hayır’ olduğunu belirtti. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre 2024 yılı sonunda yıllık gıda enflasyonu yüzde 70’e yaklaşmış durumda. Bu oran, birçok aile için dengeli beslenmeyi zorlaştırırken, Erdinç’e göre çözüm bilinçli tüketimden geçiyor. "Taze sebze ve meyveler, kuru baklagiller, tam tahıllar ve kaliteli protein kaynakları, sağlıklı beslenmenin temelini oluşturuyor. Bu ürünler, mevsimine uygun olarak yerel pazarlardan temin edilirse maliyetler önemli ölçüde azalır," diyen Erdinç, et gibi pahalı protein kaynakları yerine yumurta, yoğurt ve mercimek gibi ekonomik alternatiflerin tercih edilmesini öneriyor.
Erdinç, “Haftalık yemek planı hazırlamak, alışveriş listesiyle markete gitmek ve evde israfı azaltmak hem bütçeye hem de sağlığa katkı sağlar. Etiket okuma alışkanlığı kazanmak, kampanya takipleri yapmak ve evde toplu pişirme gibi yöntemlerle de ciddi tasarruf sağlanabilir,” diyerek pratik öneriler sundu. Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) sağlıklı beslenme ilkeleri olan işlenmiş gıdalardan uzak durma, sebze-meyve ağırlıklı beslenme ve enerji dengesine dikkat etmenin, aslında yüksek bütçeler gerektirmediğini vurgulayan Erdinç, bireysel danışmanlıklarda da ekonomik şartlara uygun, sürdürülebilir beslenme modelleri oluşturulabileceğini belirtti.
Diyetisyen Sevgi Erdinç, ekonomik kriz dönemlerinde dahi doğru bilgiyle sağlıklı beslenmenin sürdürülebileceğine işaret ederek, “Sağlıksız ama ucuz gıdalar yerine, uygun maliyetli ama besleyici gıdaları tercih etmek hem fiziksel sağlığımızı korur hem de uzun vadeli ekonomik refahımıza katkı sağlar” ifadelerini kullandı.
