Kahvehanelerde ve kafeteryalarda fincan başına 30-90 TL’ye kadar çıkan Türk kahvesi fiyatları, vatandaşların günlük keyif alışkanlıklarını sorgulamasına neden oldu. Kentin farklı bölgelerinde hizmet veren işletmelerde yapılan gözlemlere göre, kahve maliyetlerindeki artışın temel sebebi, hem çekirdek kahvede yaşanan döviz kaynaklı fiyat artışı hem de enerji, kira ve işçilik giderlerindeki yükselişi. Esnaf, özellikle nitelikli kahve çeşitlerinin maliyetinin son bir yılda neredeyse iki katına çıktığını dile getiriyor.
Uşaklı Vatandaşlar Tepkili: “Artık Hatırla Değil, Hesapla Anılır Oldu”
Kentin simge çarşılarında kahve içmeyi gelenek haline getiren vatandaşlar ise durumdan memnun değil. Emekli Ahmet T., “Eskiden komşuya kahve ikram etmek adettendi, şimdi kahve ısmarlamak lüks oldu. Artık kahvenin hatırı değil, fiyatı konuşuluyor,” diyerek artan fiyatlara sitem etti.
Kahvehane sahipleri ise fiyat artışlarının mecburiyetten kaynaklandığını belirtiyor. Özellikle bakır cezveyle sunulan geleneksel Türk kahvesinin maliyetinin 3-4 kat arttığı, bu nedenle porsiyon fiyatlarının da kaçınılmaz şekilde yükseldiği ifade ediliyor.
Kültürel Miras Ekonomik Zorlukla Sınanıyor
Kültürel bir söylem olarak yüzyıllardır yaşamın içinde yer alan kahve geleneği, Uşak’ta hem sosyal etkileşimin bir parçası hem de sohbetin bahanesi olarak görülüyor. Ancak ekonomik baskılar, bu alışkanlığı giderek özel günlere indirgeyebilir. Uşak Esnaf ve Sanatkârlar Odası’ndan alınan bilgiye göre, kahve fiyatlarında önümüzdeki aylarda da sabitleme beklenmiyor. Bu durum, kahve tüketimini sınırlarken aynı zamanda küçük esnafın da müşteri kaybına uğramasına yol açıyor. Kahvenin toplumsal bağ kurmadaki işlevi azalmasa da, Uşak’ta yükselen fiyatlar nedeniyle bu geleneksel içeceğin sosyal erişilebilirliği sorgulanır hale geldi. “Kahvenin hatırı 40 yıl mı, 40 TL mi?” sorusu artık sokakta daha sık duyulmaya başlandı.