Cumhuriyet Halk Partili Eşme Belediye Başkanı Yılmaz Tozan, Eşme’de su sıkıntısının hat safhada olduğunu belirterek, “Suyumuz yok ama yoktan var eden bir memleketimiz. Akan bir çayımız yok. Herkesin kendi işletmesine sondaj derin kuyu pompalarıyla tarımını devam ettirdiği su fakiri bir yerde yaşıyoruz. Yerin altında ben eski bir sondajcı olarak 20 yıl önce, 80 metrede su bulurken bu sular artık 200 ve 250’nin altındadır. Dolayısıyla ne kadar derine giderseniz de çiftçinin maliyeti o kadar artıyor. Elektriktir, derin kuyu pompasıdır onu çıkarmak bayağı maliyetlidir. Yoktan var eden bir memleketiz gerçekten hiçbir destek yok. Bizim Eşme Kaymakamlığı’nın maşallahı var. Hiçbir çiftçinin yanında görmedik. Hiçbir gariban vatandaşa destek verirken görmedik. Sen çok istiyorsun iştahlısın sana bir tohum verelim diyeni görmedik. Bunları bekliyoruz. Biz daha üç aylık bir görevin başındayız. Bunları biz ekip olarak yapacağız, yapmayı düşünüyoruz. Drone’la ilaçlama gibi Sayın Mansur Yavaş başkanın tohumluk buğday, arpası gibi biz de yapmayı düşünüyoruz ama daha biz yeni geldik toparlanma durumundayız desek yeridir” dedi.
Eşme’deki göletlerin sulama amaçlı kullanılması durumunda su sıkıntısının biraz azalacağını dile getiren Tozan, yaptığı açılamada; “Bölgemizde yaklaşık ben şöyle kafamdan hesaplarsam 10-15 tane göletimiz var. Bunların sanırım iki tanesi sulama için kullanılıyor. Geri kalan hepsi bomboş. Bu kadar göleti biz ne yaptık? Hepsinin adı sulama göletiydi. Hiçbir tanesinde kanal, kapalı sulama sistemi hiçbirinde yok. Sadece Eşme Takmak göletinde açık bir kanalla sulama yapılıyor. Her tarafta üretim ve su sorunu var, nasıl çözülür bilemiyorum. Su sorunu bizim için çok önemli. Eşme için şu anda bırakın tarımı gerçekten Eşme’nin içme suyu diyebileceğimiz kullanma suyunu araştırıyoruz. Profesyonel bir ekip gelecek üç beş güne kadar yer altıdaki suyun bulunduğu bölgeleri gezeceğiz. Bölgemizde kazdığımız kuyulardan su bolluğumuz olan bir kuzey tarafımız var. Su iyi çıkıyor ama suda demir, bakır gibi metaller var. Zehirli diyebileceğimiz arsenik var. Ama geniş suya kavuşmak bizim için ilk önce tarımdan önce Eşme halkına lazım. Biz bunun peşindeyiz. Eşme'de tarımdaki su konusunda kesinlikle bizim ikinci bir seçeneğimiz yok. Bu yıl kurak geçti. İnsanlar zarar gördü. Ancak ‘Çiftçiye sen ne yapıyorsun kardeşim, sen buraya ne ektin, biçtin. Kuraklık var, senin zararını karşılayalım’ diyen bir kişi yok” diye konuştu.
Eşme’de kuraklık olduğuna dikkat çeken Tozan şunları söyledi: “Kuraklıktan dolayı rekolte yüzde 10’a kadar düştü. Yani 100 kilo hasat bekleyen adam 10 kilo bile alamadı. Bunun sebebi çok büyük bir kuraklık yaşandığı içindir. Yani o ekim zamanında beklenen yağmurlar yağmadı, yeşillenme dediğimiz, filizlenme dediğimiz zamanda hiç yağmur almadı. Dolayısıyla hububat konusunda sulama için zaten bir suyumuz yok. Yani biz cevizin damlamasına ya da domatesin biberin damlamasına su bulmakta zorluk çeken bir yeriz. Yani kuraklık had safhadaydı. Gerçekten ben şöyle bir örnek vereyim. Benim Eşme’ye 3 kilometre dışarıda bir çiftlik evrim var. Benim koyunlarım olduğu için oradaki çiftçiler bana geldiler dediler ki ‘koyunlarını getir, burada yayılsınlar, en azından hayvanlar yesin’. Adam ekinini sürdü, mazotunu harcadı, tohumluk buğdayını aldı. Sonucunda koyun, kuzu yedi. İnsanlar hasat alamadılar, hayvanlara yedirdiler. Bu çiftçilerin sesini duyurmak bizim özellikle Eşme bölgemiz adına önemlidir. Bizim burada çok az sanayici var gerisi çiftçidir. Biz çiftçilikle geçinen bir bölgeyiz” şeklinde konuştu.
