Uşaklı eğitimci, yazar ve şair Zuhal Başpınar, kaleme aldığı “Yeniden Tanış Kendinle” başlıklı duygu yüklü metniyle okuru kendi iç dünyasına davet ediyor. Başpınar, modern yaşamın içinde giderek büyüyen boşluk hissini, ertelenen hayalleri ve insanın kendiyle kuramadığı bağı sade ama çarpıcı bir dille ele alıyor. Metninde, söylenemeyen sözlerin ve bastırılan duyguların insanın içini nasıl daralttığını anlatan Başpınar, içimizdeki çocuğa kulak vermenin ve onun yorgunluğunu fark etmenin önemine dikkat çekiyor. “Yaşama geç kaldığını sanan” herkese seslenen yazar, geç kalmışlık hissinin aslında çoğu zaman bir başlangıcın eşiği olabileceğini vurguluyor.

Başpınar’ın satırlarında, okul yıllarından başlayarak “sonra” diyerek ertelenen bir hayatın izleri yer alıyor. İşe girmek, evlenmek, çocuklar derken sürekli ötelemeye alışan bireyin, bir gün geriye dönüp baktığında kucağında “keşkeler” bulabileceğine işaret ediyor. Bu nedenle okurunu, yaşamı ertelememeye ve bugünü sahiplenmeye çağırıyor. Şiirsel anlatımıyla dikkat çeken metinde, kırılan yanların, susarak iyileştirilen acıların ve üst üste yığılan sessizliklerin, insanın yeni yaşam anlarını inşa eden tuğlalar olduğuna dair güçlü bir vurgu yapılıyor. Başpınar, insanın yalnızca geçmişte yaşadıklarıyla değil; dayandıkları, yeniden başladıkları ve küllerinden doğabildikleriyle anlam kazandığını ifade ediyor.

Metnin sonunda Tayfun Talipoğlu’nun dizelerine yer veren Zuhal Başpınar, ertelenen yaşamların bedelini zamanın ödemediğini hatırlatarak okuruna samimi bir çağrıda bulunuyor. “Haydi yeniden tanış kendinle” sözleriyle tamamlanan bu içsel yolculuk, geç kaldığını düşünen herkese umut ve cesaret aşılayan bir davet niteliği taşıyor.

Muhabir: Yavuz Kuşdemir