Uykusuz geceler, içe dönük sorgulamalar ve bitmeyen “ya şöyle olsaydı” cümleleri... Psikologlar, bu düşünce kalıplarının modern çağın gizli ruhsal tuzaklarından biri olan aşırı düşünme (overthinking) belirtisi olabileceği uyarısında bulunuyor. Psikolog Berfin Aşar, aşırı düşünmenin zamanla ruh sağlığını örseleyen bir döngüye dönüşebileceğini belirterek, bu durumun kişinin karar alma becerisini, özgüvenini ve sosyal yaşamını doğrudan etkilediğini vurguluyor.

“Zihnin susmadığı yerde beden de dinlenemez. Bu hal, uyku problemlerinden depresyona, özgüven kaybından karar verme zorluklarına kadar birçok sorunun habercisi olabilir,” diyen Aşar, aşırı düşünmenin yalnızca “düşünceli olmakla” karıştırılmaması gerektiğine dikkat çekiyor.

Neden Aşırı Düşünüyoruz?

Aşırı düşünmenin temelinde beynin bizi koruma refleksi bulunuyor. Geçmiş hatalardan ders çıkarma ya da gelecek riskleri önleme isteği, zamanla kontrolsüz kaygılara dönüşebiliyor. Mükemmeliyetçilik, travmatik çocukluk yaşantıları ve düşük benlik saygısı da bu döngüyü tetikleyen başlıca unsurlar arasında yer alıyor.

Belirtiler Sessizce Ortaya Çıkıyor

Uzmanlara göre, aşırı düşünmenin etkileri sinsi ve yıkıcı şekilde ilerliyor:

Basit kararları bile verememe, sürekli erteleme

Zihinsel yorgunluk ve uykusuzluk

Kaygı bozukluğu ve depresif ruh hali

Sürekli kendini sorgulama ve özgüven eksikliği

Zihinsel Sessizlik Mümkün mü?

Psikolog Berfin Aşar, aşırı düşünmeyle baş etmenin ilk adımının farkındalık olduğunu belirtiyor. “Düşünceleri bastırmak değil, onları tanımak ve geçip gitmelerine izin vermek önemli” diyor. Aşar’a göre; meditasyon, yürüyüş, yazı yazmak, mükemmeliyetçilikle yüzleşmek ve gerektiğinde profesyonel destek almak zihni rahatlatma yolları arasında.

EMDR Terapisi: Zihinsel Döngüyü Kırmak Mümkün

Uzmanlardan Uyarı: Sıcak Havalarda Bu Hataları Yapmayın
Uzmanlardan Uyarı: Sıcak Havalarda Bu Hataları Yapmayın
İçeriği Görüntüle

Aşar, özellikle çocukluk döneminde yaşanan travmaların aşırı düşünmeye zemin hazırlayabileceğini belirtiyor. Bu noktada, bilimsel temellere dayanan EMDR (Göz Hareketleriyle Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme) terapisinin etkili bir yöntem olduğunu söylüyor.

“Takılı kalınan travmatik anılar, zihinsel döngüleri besliyor. EMDR ile bu anılar işlenebilir hale geliyor, böylece zihinsel yükler hafifliyor,” açıklamasında bulunan Aşar, aşırı düşünmenin sadece bir alışkanlık değil, çoğu zaman işlenmemiş duyguların dışavurumu olduğunun altını çiziyor.

Medya Okuryazarlığı ve Psikolojik Farkındalık El Ele

Uzmanlara göre, zihinsel sağlığı korumanın yolu sadece dış uyaranlardan değil, içsel farkındalıktan da geçiyor. Aşırı düşünmenin bir "sessiz düşman" olduğunu belirten psikologlar, özellikle sosyal medya çağında dijital detoks ve bilinçli farkındalık alışkanlıklarının artırılmasını öneriyor.

Muhabir: HABER MERKEZİ