Avrupa Birliği’nin (AB) sürdürülebilir kozmetik ve temizlik ürünlerine yönelik yeni düzenlemeleri, “Sürdürülebilir İnovasyon ve Yeşil Mevzuat Konferansı” kapsamında Ankara’da masaya yatırıldı.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Türkiye Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayi Meclisi ile Kozmetik ve Temizlik Ürünleri Sanayiciler Derneği (KTSD) iş birliğiyle düzenlenen etkinlik, sektör temsilcilerini bir araya getirdi. Konferansta, kozmetik ve temizlik sektörlerini doğrudan etkileyen AB mevzuatındaki değişiklikler, sürdürülebilirlik hedefleri, iklim politikaları ve dijital dönüşümün sektöre etkileri geniş kapsamda değerlendirildi.
“AB düzenlemeleri artık stratejik bir gereklilik”
TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Cengiz Günay, Avrupa’daki regülasyonların çevre dostu üretim anlayışına yön verdiğini belirterek, “Bu konferansla sektörün geleceğine ışık tutan önemli bir bilgi paylaşımı zemini oluşturduk” dedi.
Ticaret Bakanlığı Ürün Güvenliği ve Denetimi Genel Müdürü Hakkı Karabörklü, sürdürülebilir inovasyonun doğrudan ürün güvenliğiyle bağlantılı olduğuna dikkat çekti. Karabörklü, “AB mevzuatına paralel hareket etmek sadece yükümlülük değil, ihracatın sürdürülebilirliği ve rekabet gücünün korunması açısından stratejik bir zorunluluktur. Bu doğrultuda 2021’de Yeşil Mutabakat Çalışma Grubu’nu kurduk ve AB düzenlemelerini yakından takip ediyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Ortak sorumluluk ve çevre bilinci öne çıkmalı”
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Fatih Turan, toplantıyı bilgi paylaşımının ötesinde bir iş birliği fırsatı olarak gördüklerini söyledi. Turan, “Kozmetik ve temizlik ürünleri doğrudan tüketiciyle buluşan ürünlerdir. Bu nedenle güvenli üretim, şeffaf bilgilendirme ve çevre dostu uygulamalar, sektörün öncelikli sorumlulukları arasında yer almalıdır.” dedi.
Kozmetik reklamlarında doğruluk ve dürüstlük vurgusu
Ticaret Bakanlığı Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Avni Dilber ise kozmetik reklamlarında tüketiciyi yanıltıcı ifadelerin önlenmesi gerektiğini vurgulayarak, “Bir kozmetik ürününün hastalığı iyileştirdiği yönünde beyanlarda bulunulmamalıdır. Etki iddiası varsa bu bilimsel olarak ispat edilmelidir. Tüm reklamlarda geçerli temel kural doğruluk ve dürüstlüktür. İddia gerçeği yansıtmıyorsa müdahale ediyor ve idari yaptırımları uyguluyoruz” dedi.
Sektörde yeni dönemin temelleri atılıyor
Toplantıda, AB’nin yeşil dönüşüm süreci kapsamında sürdürülebilir hammadde kullanımı, geri dönüştürülebilir ambalaj, karbon nötr üretim hedefleri ve ürün izlenebilirliği konularında sektöre düşen sorumluluklar da gündeme getirildi. Katılımcılar, Türkiye’nin AB kozmetik mevzuatına uyum sağlamasının hem çevreye duyarlı üretimi teşvik edeceği hem de ihracatta Türk markalarının rekabet gücünü artıracağı konusunda görüş birliğine vardı. Ankara’daki konferans, sürdürülebilir inovasyon vizyonunun sektör genelinde yaygınlaşması için önemli bir adım olarak değerlendirildi. (TOBB)
