Manşet

Uşaklı Dilsiz’den UNESCO’ya Tarhana ve Kahvaltı Çağrısı

(ÖZEL HABER) - Süleyman Dilsiz, Türk kahvaltısı, yoğurt ve tarhananın UNESCO kültürel miras listesine girmesi için girişimlerde bulundu.

Uşaklı gastronomi uzmanı ve kitap yazarı Süleyman Dilsiz, Türk mutfağının simgeleri arasında yer alan kahvaltı, yoğurt ve tarhananın UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi’ne alınması için çalışmalar yürütüyor. Dilsiz, hazırladığı dosyaları Kültür ve Turizm Bakanlığı aracılığıyla UNESCO’ya sunduğunu açıkladı.

Dilsiz, bugüne kadar pizza, suşi, falafel ve baget ekmeğin listeye girdiğini hatırlatarak, “Bizim değerlerimiz olan Türk kahvaltısı, yoğurt ve tarhana hala bekliyor. Kahvaltı, yalnızca bir öğün değil, muhabbetin ve paylaşımın simgesi. Yoğurt, hem ayran hem cacık hem de tatlılarda yer alarak sofranın bilge üyesi. Tarhana ise yüzyılların emeğiyle Anadolu mutfağının en köklü miraslarından biri. Bu lezzetler yalnızca yemek değil, kültürel kimliğimizin parçası” diye konuştu.

Başvurular Yıllara Yayılıyor

Gastronomist Dilsiz, 2021 yılında yoğurt, 2024 yılında Türk kahvaltısı ve 2025 Ağustos ayında tarhana için dosyaları Kültür ve Turizm Bakanlığı’na teslim ettiğini, şimdi ise UNESCO’nun Hükümetler Arası Komitesi’nden karar beklediklerini ifade etti.

Kültürel Kalkınma Vurgusu

Türk kahvaltısının sofradaki çeşitliliğiyle bir kültürel buluşma olduğunu dile getiren Dilsiz, “Zeytinle peynir yan yana, reçel ile bal tatlı bir rekabet içinde. Çayın bittiği yerde sohbet kesilir, simit sofranın vazgeçilmezidir. Bu yalnızca karın doyurmak değil, bir yaşam biçimidir. UNESCO’ya girmesi, hem üreticiye hem turizme katkı sağlayacak” dedi.

Tarhana Listede Olmazsa Küsme Var

Dilsiz, tarhananın Anadolu’da asırlardır kış sofralarının vazgeçilmezi olduğunu belirterek, “Tarhana, yazın güneşte kurutulur, kışın sıcacık bir tabak olarak sofralara gelir. Nane ve tereyağıyla birleştiğinde dünyadaki en iyi çorbalarla yarışır. Pizza’yı aldınız, tarhanayı almazsanız sofrada küsmece var” sözleriyle esprili bir çağrıda bulundu.

UNESCO’ya Davet

Dilsiz, UNESCO yetkililerini Türkiye’ye davet ederek, “Bir pazar sabahı soframa buyurun. Yoğurdu kaşıkla, tarhanayı yudumla, kahvaltının muhabbetini çayla yaşa. O zaman göreceksiniz ki bu sofra yalnızca bir menü değil, bir kültür şaheseri” dedi.

Türk mutfağının dünyaya tanıtılmasının kültürel sürdürülebilirlik açısından büyük önem taşıdığını belirten Dilsiz, “Bu başvurular sadece yemek için değil, kültürümüzün geleceğe taşınması içindir. Gastronominin UNESCO elçisi gibi çalışıyorum” ifadelerini kullandı.