Panik bozukluk, toplumda yaygın görülen ancak çoğu zaman yanlış anlaşılan bir ruh sağlığı sorunudur. Bu rahatsızlıkla mücadele eden bireyler, ansızın gelen yoğun kaygı nöbetleri yaşar. Genellikle dakikalar içinde zirveye ulaşan bu ataklar, bireyin fiziksel sağlığını tehdit ediyormuş hissi vererek yaşam kalitesini ciddi ölçüde düşürür. Uzman Psikolog Eda Gökduman Yavuz, panik bozukluğun belirtilerini ve iyileşme sürecine dair önemli bilgiler paylaştı.

Panik Atakta Görülebilecek Belirtiler Şunlardır:

Kalp çarpıntısı, titreme, terleme

Nefes darlığı, boğulma hissi

Göğüs ağrısı veya sıkışma

Baş dönmesi, bayılma hissi

Uyuşma, karıncalanma

Gerçek dışılık, kendine yabancılaşma

Çıldırma korkusu, ölüm korkusu

Mide bulantısı, sersemlik

Çığlık atma isteği, kulak çınlaması, ağlama krizi

Bu belirtiler, genellikle fiziksel bir hastalık sanılarak acil servislere başvurulara neden olur. Ancak bir panik ataktan söz edebilmek için, bu belirtilerin bir madde kullanımına ya da fizyolojik rahatsızlığa dayanmıyor olması gerekir.

Korkudan Kaçınmaya Giden Yol

Panik bozukluk yaşayan kişiler, yeniden atak geçirme korkusuyla bazı ortamlardan uzak durmaya başlayabilir. Bu durum, kaçınma davranışları ile birlikte kişinin sosyal yaşamını da kısıtlar. Özellikle “kalp krizi geçiriyorum” düşüncesiyle sürekli hastane-hastane dolaşan bireylerde, aslında bir ruhsal bozukluk olan panik atak gözden kaçabilir.

Panik Bozukluk Tedavi Edilebilir mi?

Evet. Panik atak tamamen kontrol altına alınabilir. Psikolog Eda Gökduman Yavuz, en etkili tedavi sürecinin psikoterapi ve ilaç desteğinin birlikte yürütülmesi olduğunu vurguluyor. Tedaviye başlarken ilk olarak fizyolojik nedenlerin elenmesi gerektiğini belirten Yavuz, kişinin sürekli olarak hastane ve doktor arayışına girmesinin süreci zorlaştırdığını ifade ediyor.

Terapi sürecinde neler yapılır?

Kişi panik bozukluğu hakkında bilinçlendirilir.

Atakları tetikleyen düşünce kalıpları tespit edilir.

Bastırılmış duygular ve stres kaynakları ele alınır.

Güvenli bir içsel yapı yeniden inşa edilir.

Gerekiyorsa ilaç desteği ile birlikte semptomlar hafifletilir.

İlaç Kullanmaya Direnç Zararlı Olabilir

İnternet Bağımlılığı Sessizce Yayılıyor
İnternet Bağımlılığı Sessizce Yayılıyor
İçeriği Görüntüle

Yavuz’a göre, “İlaçsız iyileşirim” inancı bazı durumlarda tedaviyi geciktirebilir. Her panik atak vakası aynı değildir; bu nedenle hangi durumda ilaç, hangi durumda terapi yeterlidir, buna ancak uzman bir ruh sağlığı profesyoneli karar vermelidir.

Yalnız Değilsiniz, Yardım Mümkün

Panik atak, çaresizliğin değil, çözüm arayışının başlangıcı olabilir. En önemli adım, yaşanan sıkıntıyı kabul etmek ve doğru uzman desteğine başvurmaktır. Destekleyici aile, sabırlı bir terapi süreci ve uzman yönlendirmesiyle panik bozukluk geride bırakılabilir.

Muhabir: HABER MERKEZİ