(ÖZEL HABER) - Akıllı telefon, tablet ve bilgisayarların günlük yaşamın ayrılmaz parçası haline gelmesi, beyin sağlığına dair yeni tartışmaları beraberinde getirdi. Güncel bilimsel çalışmalar, uzun süreli ekran maruziyetinin zihinsel yorgunluğu artırdığını ve dikkat süresini kademeli olarak azalttığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, özellikle gün içine yayılan kontrolsüz dijital kullanımın beynin doğal çalışma ritmini bozabildiğine dikkat çekiyor.

Uyku Kalitesi ve Dikkat Dağınıklığı Öne Çıkıyor
Ekranlardan yayılan mavi ışığın, beynin uykuya geçiş sürecinde önemli rol oynayan biyolojik mekanizmaları etkilediği belirtiliyor. Gece geç saatlere kadar süren ekran teması, melatonin salgısını baskılayarak uykuya dalmayı zorlaştırıyor. Bu durumun sabah yorgun uyanma, gün içinde dalgınlık ve odaklanma güçlüğü olarak kendini gösterdiği ifade ediliyor.
Çocuklar ve Gençler Daha Hassas Bir Dönemde
Beyin gelişiminin devam ettiği çocukluk ve ergenlik döneminde ekran süresinin kontrolsüz artmasının öğrenme süreçlerini zorlaştırdığı vurgulanıyor. Hızlı ve yoğun içerik tüketiminin, sabır eşiğini düşürdüğü; uzun süreli dikkat gerektiren görevlerde zorlanmaya yol açtığı belirtiliyor. Uşak’taki eğitim çevreleri, ailelerin bu süreçte daha bilinçli yönlendirme yapmasının önemine dikkat çekiyor.
Uzmanlardan “Dijital Denge” Vurgusu
Teknolojiden tamamen uzaklaşmak yerine dijital denge kurulmasının daha sağlıklı bir yaklaşım olduğunu ifade edilirken, gün içinde ekranlı ve ekransız zamanların planlanması, uyku öncesi dijital molalar verilmesi ve çocuklara rol model olunması öneriler arasında yer alıyor.
Uşak’ta Farkındalık Çalışmaları Artıyor
Uşak’ta sağlık ve eğitim alanında dijital farkındalığa yönelik bilgilendirme çalışmalarının artması, aileler tarafından olumlu karşılanıyor. Uzmanlar, küçük ama süreklilik gösteren alışkanlık değişikliklerinin uzun vadede beyin sağlığını koruyucu etkiler oluşturabileceğini vurguluyor.


