Türkiye'nin oksijen depolarından biri olarak bilinen Murat Dağı'nda siyanürlü altın madeni projelerine yönelik tepkiler büyüyor. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Uşak Milletvekili Dr. Ali Karaoba ve Kütahya Milletvekili Dr. Ali Fazıl Kasap, bölgeye gelerek Murat Dağı’nda çevre gönüllüleriyle birlikte basın açıklaması gerçekleştirdi. Vekiller, Murat Dağı’nın sadece bir dağ olmadığını; suyun, oksijenin ve yaşamın kaynağı olduğunu vurgulayarak "Bu doğayı yedirtmeyeceğiz" mesajını verdi.
"Oksijen Hepimizin, Bu Mücadele Siyaset Üstüdür"
CHP Uşak Milletvekili Dr. Ali Karaoba, yaptığı konuşmada Murat Dağı mücadelesinin 2017 yılından bu yana devam ettiğini hatırlatarak, “Bugün burada sadece Uşaklılar yok; Kütahya’dan, İzmir’den, Eskişehir’den gelen çevre dostlarıyla birlikteyiz. Oksijenin siyaseti olmaz. Doğa hepimizin ortak geleceği. Siyasi görüşler farklı olabilir ama nefes almak hepimizin hakkı” dedi.
“Altın Çıkacak Ama Halkın Sofrasına Ne Girecek?”
Altın madenciliği projelerinin kamuoyuna "ekonomik katkı" gerekçesiyle sunulduğunu ancak gerçekte bunun halk için bir fayda üretmediğini ifade eden Karaoba, şöyle konuştu: “Altın çıkarılacak deniyor ama kime faydası olacak? Emeklinin maaşı mı artacak, işçiye zam mı gelecek? Hayır. Buradan çıkan altın doğrudan yabancı şirketlerin kasasına gidecek. Ne Gediz’e ne Uşak’a bir yararı olmayacak. Doğayı talan edip, köylüye üç kuruş maaş vaadiyle kandırıyorlar. Gerçek şu ki; bu altın ne yenir ne de nefes alınabilir. Asıl kıymetli olan toprağımız, suyumuz, ormanlarımızdır.”
"Zeytin Yasası ile ÇED Süreci Bypass Edilecek"
Maden projeleri için hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) raporlarının halk tepkisiyle durdurulduğunu ancak şimdi yeni bir yasa tasarısı ile süreçlerin etkisiz hale getirilmeye çalışıldığını belirten Karaoba, "Zeytin yasası" olarak bilinen düzenlemeyle, doğrudan Cumhurbaşkanı onayıyla çevresel prosedürlerin baypas edilmek istendiğini iddia etti. “Bu yasa sadece zeytini değil, Murat Dağı gibi tüm doğal alanları tehdit ediyor. Artık ‘ÇED bile almadan kazıya başlayacaklar’ diyorlar. Buna asla izin vermeyeceğiz. Ağaçlarımızı yedirtmeyeceğiz!” ifadelerini kullandı.
Kasap: “Gediz Nehri Zehirlenecek, Uşak ve Manisa Etkilenecek”
CHP Kütahya Milletvekili Dr. Ali Fazıl Kasap ise Murat Dağı'nın sadece yerel bir mesele olmadığını, milyonlarca insanın yaşamını etkileyen ekolojik bir konu olduğunu vurguladı: “Bu sadece Kütahya'nın ya da Uşak'ın sorunu değil. Buradan doğan dereler, Gediz Nehri'ne karışıyor. Gediz zehirlenirse Manisa da İzmir de etkilenir. Üç kuruşluk altın için bu coğrafyanın suyu, ormanı, yaşamı yok edilmek isteniyor. Buna dur demek herkesin görevidir.”
Kasap ayrıca, maden şirketlerinin bölge halkını iş vaadiyle kandırmaya çalıştığını belirterek, “En fazla 10 kişiyi işe alıyorlar. Geri kalan her şey iş makineleriyle yapılıyor. Köylüler artık bunun farkında” dedi.
“Emekliye 16 Bin Lira Verip Doğayı Yıkamazsınız”
Ali Karaoba, hükümetin ekonomik politikalarıyla doğa tahribatını aynı anda yürüttüğünü ileri sürerek, “16 bin lira maaş veriyorum deyip övünüyorlar ama aynı anda Murat Dağı’nı maden şirketlerine peşkeş çekiyorlar. O para da doğa da bizim geleceğimizi belirliyor. Sayısal çoğunluk var diye her yere göz dikemezsin. Bu toplum bunu kabul etmiyor” diye konuştu.
Milletvekilleri, Murat Dağı'ndaki doğa nöbetlerinin devam edeceğini belirtti. Karaoba ve Kasap, çevre gönüllüleriyle birlikte mücadeleye devam edeceklerini ve her platformda bu projelerin karşısında duracaklarını söyledi. “Bu dağda doğan çocuklar tertemiz hava solusun diye buradayız. Bu ağaçlar kesilmesin, bu su kirlenmesin diye buradayız. Halk olarak birleşirsek kazanırız. Murat Dağı geçilmez, halk yenilmez!”