Ankara’nın Başkent Oluşunun 102. Yılı: Cumhuriyet’in Kalbi 102 Yaşında
Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara, bugün 102. yılını kutluyor. 13 Ekim 1923’te alınan karar, yalnızca bir şehir değişikliğini değil, yeni bir devletin yönünü belirleyen stratejik ve tarihî bir dönüm noktasını temsil ediyor.
Bir Karardan Fazlası: Milli Mücadele’nin Kalbi Ankara
Osmanlı’nın başkenti İstanbul, savaş sonrası işgal altındayken Kurtuluş Savaşı’nın merkezi Ankara olmuştu. 23 Nisan 1920’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılmasıyla Ankara fiilen yönetim merkezi haline geldi.
Lozan Antlaşması sonrası gündeme gelen “başkent neresi olacak?” sorusu, 13 Ekim 1923’te TBMM’nin kararıyla yanıt buldu. Mecliste yapılan oylamada büyük çoğunlukla kabul edilen yasa ile Ankara, Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti ilan edildi. Bu karar, sadece yönetimsel bir değişiklik değil, Cumhuriyet’in ilanına giden yolda önemli bir eşikti.
Atatürk’ün Vizyonu: Anadolu’nun Kalbinde Yeni Bir Başkent
Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde alınan bu karar, hem stratejik hem sembolik gerekçelere dayanıyordu.
Ankara, Anadolu’nun tam ortasında yer alarak ülkenin dört bir yanına eşit mesafedeydi. Coğrafi güvenliği, kolay savunulabilir yapısı ve işgal tehlikesinden uzak konumu, onu ideal bir başkent haline getirdi.
Ancak bu tercihin ardında yalnızca güvenlik değil, bir vizyon da vardı. Atatürk, modern, laik ve milli bir devletin simgesini Anadolu’da yükseltmek istiyordu.
Ankara’nın seçimiyle birlikte, Osmanlı’nın eski başkent geleneği geride bırakıldı; yeni bir başkent, yeni bir başlangıç doğdu.
Cumhuriyet’in Ruhu Ankara’da Vücut Buldu
Ankara’nın başkent ilanı, Cumhuriyet’in ilanına zemin hazırladı. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in duyurulmasıyla birlikte, Ankara artık yalnızca yönetim merkezi değil, milli iradenin ve çağdaşlaşmanın sembolü haline geldi.
Bu karar, hilafet ve saltanatın gölgesinde değil, halkın iradesiyle şekillenen bir yönetim anlayışının temellerini attı.
102 Yıl Sonra: Ankara Hâlâ Türkiye’nin Kalbi
Küçük bir Anadolu kasabası olan Ankara, başkent olduktan sonra hızla gelişerek modern bir metropole dönüştü. Bugün bakanlıkların, meclisin, üniversitelerin ve diplomatik misyonların merkezi olan Ankara, aynı zamanda Cumhuriyet’in ideallerini yaşatan bir şehir kimliğine sahip.
Her yıl 13 Ekim’de, başkent oluşun yıldönümü etkinliklerle anılıyor; tarihî Birinci Meclis binasında törenler düzenleniyor. Bu etkinliklerde, Ankara’nın bağımsızlık mücadelesindeki rolü ve Cumhuriyet’in temellerindeki yeri yeniden vurgulanıyor.
Bir Yüzyılı Aşan Anlam
102 yıl önce alınan bu karar, Türkiye’nin kaderini değiştirdi.
Ankara, hâlâ Atatürk’ün hayal ettiği gibi, bağımsızlığın, çağdaşlığın ve milli birliğin sembolü olmaya devam ediyor.
Cumhuriyet’in kalbi, 102 yıldır Anadolu’nun ortasında aynı inançla atıyor.