Tarihi nice zaferlerle dolu necip Türk milletinin Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği azim, kararlılık ve fedakarlığı anlatmaya kelimeler yetersiz kalmaktadır. Kahraman Türk milleti I. Dünya Savaşı’nın ardından bayrağımızı indirmek, ezanımızı susturmak isteyen işgalci kuvvetlerin menfur saldırılarına karşı “göğsünü siper etmiş” ve Kuva-yı Milliye ruhuyla işgalcilere “dur!” demiştir. Tarihe altın harflerle kazınan bir kahramanlık destanı olan Millî Mücadelemiz içerisinde Uşak çok önemli bir yere sahiptir. Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün İzmir’e doğru taarruz emrini verdiği şehir olan Uşak’ta, Kurtuluş Savaşı’nın en kanlı çarpışmaları yaşanmış, kahraman Türk evlatları gözünü kırpmadan şehadete yürümüştür. İşgalci güçlerin başkomutanı Trikopis’in Uşak’ta esir alınması ile Millî Mücadelemizin seyri değişmiş ve necip Türk milleti esaret zincirlerini söküp atmıştır. Kahraman Türk Ordusu, 26 Ağustos 1922'de başlatılan Büyük Taarruz ve 30 Ağustos 1922’deki Başkomutanlık Meydan Muharebesiyle düşmanı mağlup etmiştir. 1 Eylül 1922 tarihinde değerli hemşehrilerimiz ve Gazi Mustafa Kemal Paşa komutasındaki şanlı ordumuz Uşak’ın işgaline son vermiş, 9 Eylül’de İzmir’i alarak Kurtuluş Savaşı’nı kazanmıştır. Destansı zaferimiz neticesinde bizlere emanet edilen bu aziz vatanı canımız pahasına korumaya devam edeceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Bu duygu ve düşüncelerle 1 Eylül Uşak'ın Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 100. yılını kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere milli mücadele şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum. (HASAN BALTA)