Uşaklı Uzm. Dr. Pınar Can Ergün, bel ağrısının yalnızca kas iskelet sistemini ilgilendiren bir durum olmadığını, yaşam kalitesini doğrudan etkileyen çok yönlü bir sağlık problemi olduğunu vurguladı. Ergün, ağrının nedenleri arasında kas spazmları, duruş bozuklukları, fıtık, sinir sıkışmaları, kireçlenme, bel kayması, eklem iltihapları, bel kanal daralmaları ve pelvik dengesizlikler gibi faktörlerin bulunduğunu ifade etti. Ayrıca iç organlardan ve hormonlardan kaynaklanan yansıyan ağrıların da dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Fonksiyonel tıpta bel ağrısına bütüncül yaklaşıldığını belirten Dr. Ergün, şu değerlendirmede bulundu:
“Tedavide hedef sadece ağrıyı geçirmek değil; asıl nedeni bulmak, vücudu dengeye kavuşturmak ve kalıcı çözüm üretmektir. Her hastanın hikayesi farklıdır, bu nedenle tedavi planı da kişiye özel olmalıdır.”
Ergün, kronik stresin ve nörovejetatif dengesizliklerin de bel ağrısını artırdığını, bu nedenle bedensel, ruhsal ve çevresel etkenlerin birlikte ele alınması gerektiğini vurguladı. Uzm. Dr. Pınar Can Ergün, bel ağrısı tedavisinde uyguladıkları yöntemleri şu şekilde sıraladı:
Nöralterapi ve Perinöral İnjeksiyon Tedavisi (PİT)
Ultrason eşliğinde enjeksiyonlar
Radyofrekans uygulamaları
GETAT yöntemleri: Akupunktur, Proloterapi, Ozon, Hacamat, Ağrı Mezoterapisi
Eksozom ve kök hücre destekli tedaviler
Fizik tedavi ajanları: Lazer, sıcak uygulama, elektroterapi, ultrason
Manuel terapi, osteopati ve kişiye özel egzersiz programları
Her ağrının kaynağı farklıdır
Dr. Ergün, her bireyin ağrı eşiği, yaşam tarzı ve kas yapısının farklı olduğuna dikkat çekerek, “Fonksiyonel tıpta esas olan, ağrının kökenini bulmak ve bedeni dengeye getirmektir. Kimi zaman ağrı bir kas problemi gibi görünür ama altta hormonal, metabolik veya nörolojik bir dengesizlik olabilir” dedi.
Dr. Ergün, bel ağrısı yaşayan vatandaşlara “ağrıyı bastırmak yerine nedenini araştırmayı” önererek, erken teşhis ve bütüncül tedavi yaklaşımlarının kalıcı rahatlama sağladığını belirtti.