Manşet

Anemi Sadece Demir Eksikliği Değil: Yeni Bakış Açısı

Uşak’lı Uzm. Dr. Pınar Can Ergün, aneminin sadece demir eksikliği olmadığını, inflamasyon ve mitokondrinin etkili olduğunu açıkladı.

Sağlık alanında yeni yaklaşımlar, anemiyi artık sadece düşük demir olarak değerlendirmeyi yetersiz kılıyor. Uzm. Dr. Pınar Can Ergün, metabolik ve fonksiyonel tıp perspektifinden anemiyi çok katmanlı bir sorun olarak ele aldı. Dr. Ergün’e göre, mikrositer anemiler genellikle demir eksikliğiyle ilişkilendirilse de altta yatan neden çoğu zaman kronik inflamasyon, yetersiz mide asidi veya bağırsak emilim sorunları olabiliyor. “Sadece demir vermek yeterli değil, metabolizmanın dengesini sağlamak gerekiyor” dedi.

Makrositer anemilerde ise B12 ve folat döngüsündeki aksaklıklar DNA metilasyonu ve homosistein seviyelerini etkileyerek damar, sinir ve beyin fonksiyonlarını bozabiliyor. Dr. Ergün, özellikle proton pompa inhibitörü kullanan veya gastrit ve çölyak gibi sorun yaşayan kişilerin B12 emiliminin azaldığını belirtti. İnflamasyon anemisinde ferritin yüksek olsa da demir kullanılamıyor; bunun temel nedeni ise inflamatuar blokaj. Dr. Ergün, tedavide antiinflamatuar beslenme, bağırsak sağlığı ve stres yönetimi gibi bütüncül adımların önemini vurguladı.

Aneminin yalnızca oksijen taşıma kapasitesiyle sınırlı olmadığını söyleyen Ergün, mitokondri fonksiyonlarının da desteklenmesi gerektiğini belirtti. Koenzim Q10, karnitin, magnezyum ve çinko gibi desteklerin hücresel enerji üretimini optimize ettiğini ifade etti. Dr. Ergün, “Anemi bir sayıdan ibaret değil, çok katmanlı bir biyolojik tablo. Tedavi yaklaşımı da sadece vitamin yerine koymak değil; bağırsak, hormon, inflamasyon, metilasyon ve mitokondri eksenini birlikte düzenlemeyi gerektiriyor” diyerek uyarıda bulundu.